Borsada Başarılı Olmak İçin 5 Özellik

Borsada başarılı olmak, yalnızca bilgi ve deneyimle değil, aynı zamanda belirli özelliklere sahip olmakla da ilgilidir. Etkili bir piyasa yaklaşımı ve doğru piyasa tahminleri, başarı için temel taşlardır. Ayrıca, risk-getiri algısını doğru değerlendirmek ve stratejik alım zamanlamaları yapmak büyük önem taşır. Bunun yanı sıra, yatırımcı psikolojisi de başarının önemli bir parçasıdır; duygusal denge ve mantıklı karar verme becerisi, borsa dünyasında sürdürülebilir başarı için gereklidir. Bu yazıda, borsa yatırımında başarılı olmak için bu 5 kritik özelliği detaylı bir şekilde ele alacağız.

Borsada Başarılı Olmak İçin 5 Özellik
Borsada Başarılı Olmak İçin 5 Özellik

Piyasa Yaklaşımı

Genelde borsa yatırımcıları piyasanın rasyonel olduğunu ve etkin bir şekilde çalıştığını düşünür. Bu nedenle, bir şirketin ucuz olduğunu düşündüğünde alır ve 3-6 ay içinde, belki 1 yıl içinde, piyasa bu şirketi ne kadar değerli olduğunu anlayacak ve fiyat yükselecek diye düşünürler. Fiyatlar yükselince de satacaklar.

Fakat, Warren Buffett aynı fikirde değildir. Buffett'a göre piyasa rasyonel değildir ve bazen şirketleri olduğundan daha pahalıya fiyatlamaya, bazen daha düşük fiyatlamaya meyillidir. Bu yanlış fiyatlamanın ne kadar uzun süreceğini de kestirmek mümkün değildir. O yüzden Warren Buffett, şirketleri ucuz olduğu zamanlar almayı tercih eder ve sonrasında piyasadaki fiyatlamalara hiç aldırış etmeden onlarca yıl beklemektedir. Bu sayede, şirketin büyümesinden ve yıllık karlılığından kazanç sağlamayı tercih etmektedir. Aksi takdirde piyasanın fiyatlamasındaki değişimlerden ekstra kazanç planı yoktur.

Piyasa Tahmini

Herhangi bir finans programını açtığınızda veya sosyal medyada ünlü ekonomistleri dinlediğimizde ya da onların web sitelerindeki yazıları okuduğumuzda söyle yaklaşımlara denk geliriz; Dolar 40 liraya gidecek, borsanın düşmesini bekliyorum, IMF ile anlaşmak kaçınılmaz vesaire gibi geleceğe dönük senaryolar ve bu senaryolara bağlı tahminler sürekli yapılmaktadır. Fakat bunların gerçekleşme ihtimali %50'den daha fazla değildir, çünkü dünyada binlerce, onbinlerce büyük yatırımcı var ve bunların hepsi gelecekte olabilecek aynı bilgi aynı haber akışına sahip.

Herkes bilgiye sahipse farklı bir analiz yapmak daha üstün bir yaklaşımda bulunmak gerçekten zor. Ancak, bu belki milyarlarca Dolar yöneten yatırımcıların özel ekiplerle yapabileceği ve bizim ulaşamadığımız verilerin analizi ile olabilir. Fakat FED bu yıl 3 tane faiz artırımı yapacak, ben o yüzden Dolar'da artış bekliyorum demek oldukça sığ bir analiz olur, çünkü bu bilgiyi herkes bulabilir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ne kadar bütçe açığı, ne kadar cari açık verdiğini, gelirlerdeki değişimin ne olduğunu, turizmin nasıl gittiğini bunları herkes biliyor. Herkes bildiği için de herkes ona göre konum almaya çalışıyor. Yatırımcıların servetleri arttıkça bilgi düzeyleri de artıyor. Bu da rekabeti gerçekten çok daha zor bir hale sokuyor.

Warren Buffett'ın yaklaşımına göre Buffett diyor ki, "Ben hayatım boyunca hiçbir zaman piyasanın yönünü doğru tahmin edemedim. O yüzden, ben piyasada ne olacağını bilemem ama her koşulda uzun vadede kazanacağım bir yatırım felsefem var. Bu yatırım felsefesinde asla piyasanın nereye gideceğini tahmin etmek yok." Warren Buffett daha çok uzun vadeli trendlere yoğunlaşıyor. Buffett; "Ben Amerika'nın uzun vadede 21. yüzyılda iyi yerlere gideceğini düşünüyorum ve ona göre kullanıyorum, ama bu yıl S&P 500'ün ne olacağına, Dolar kurunun ne olacağını, Amerikan ekonomisinin ne kadar büyüyeceğini tahmin etmek gibi iddiam yok. Tek yaklaşımım uzun vadede Amerika'nın büyüyeceğine inanmak ve büyüdüğünde de Amerika'daki iyi şirketler de büyümeye devam edeceğidir. Ben de Amerika'daki iyi şirketleri uygun fiyatlı yakaladığımda alırım." diyor.

Risk-Getiri Algısı

Genelde yatırımcılar, özellikle hırslı yatırımcılar, kazançlarını kanıtlamak için daha riskli alternatiflere giderler. Hatta iddia gibi, bahis siteleri gibi sitelerde oynayan insanların asıl amacı zengin olmaktır. Oysa bu tarz bahis sitelerinde oynayıp da zengin olan hiç kimse olmadığı halde o konuda başarılı olabileceğini düşünen insan sayısı oldukça fazladır.

Borsa yatırımında da benzer bir algı söz konusudur. Özellikle fiyat hareketi yüksek olan yüksek riskli şirketlere yatırım yapıldığında yüksek kazanç elde edebileceğini düşünen insanlar vardır. Hatta küçük yatırımcıların önemli bir kısmı da sığ tahtalarda ve ciddi fiyat hareketleri olan tehlikeli şirketlere yatırım yapmaktadır. Fakat uzun vadeli performanslara baktığımızda riskli ve finansal borcu yüksek olan şirketlerin genelde iflas ettiğini ve o finansal borcu kapayıp da iyi yerlere varmalarının çok nadiren yaşandığını görmekteyiz.

Tam tersi oturmuş ve sürekli kar eden şirketlerin büyümeye devam ederek uzun vadede hissedarlarına daha çok kazandırdığını görmekteyiz. Warren Buffett'a göre riskin artması her zaman kazanç potansiyelini artırma. O yüzden Warren Buffett, daha az riskli ve daha yüksek kazançlı alternatifleri arar ve daha çok risk-getiri oranını kıyaslayarak yatırımlarını yönetir. Az riskle maksimum getiriye nasıl ulaşabileceğini araştırır.

Alım Zamanlaması

Özellikle trend takip eden yatırımcılar endeks yukarı çıkarken alımı daha çok tercih etmektedirler. Hava iyiyken, piyasadaki şartlar güzelken ve aracı kurumlar da benzer şekilde piyasa düzeldikçe hedef değerlerini yükseltmeye meyillidirler. Bu nedenle, genelde piyasa iyiyken i̇nsanlar daha çok hisse alırlar.

Warren Buffett ise daha farklı bir strateji izlemektedir. Buffett, uzun vadeli kararlılığa ve beklentilere baktığı için ve bunlar da kolay kolay değişmediği için genelde piyasada fiyatlar düşerken alıma geçer. Çünkü onun istediği seviyelere ancak olumsuz piyasa şartlarında hisse fiyatları düşer. Alım zamanlaması olarak Warren Buffett genelde piyasanın kötü olduğu zamanları tercih eder. Normal yatırımcıların tam tersi bir yaklaşımı vardır.

Yatırımcı Psikolojisi

Genelde piyasada işler yolundayken herkes mutludur. İnsanların hisse alma hevesi yüksektir. Örneğin, endeks 7000'den 8000'e çıktı diyelim, insanlar daha huzurlu daha mutlu yaklaşırlar. Sanki hiç kötü olmayacak, her zaman daha iyiye gidecekmiş gibi düşünmeye başlarlar. Daha hırsla ve şevkle hisse alımına geçerler.

Fakat borsa düşerken de bu sefer lanet okumaya başlar ve mutsuz olurlar. Piyasanın daha kötüye gideceğini, ülkenin iflas edeceğini düşünmeye başlarlar ve bu genelde genel i̇nsan psikolojisinden kaynaklanmaktadır. Warren Buffett ise genelde buna hiç aldırış etmez. Adeta bir robot gibi önceden belirlenmiş bir alım planı vardır. Bu plan piyasa psikolojisinden ve haber akışından etkilenmez. Buffett, alım planını piyasa düşerse hiç düşünmeden uygular. Piyasanın düşük ve havanın karamsar olduğu dönemlerde alım, piyasanın çok iyi olduğu ve herkesin mutlu huzurlu olduğu dönemlerde ise satım alternatifini tercih eder.

Alım ve satımda psikoloji ve beklentileri değil, doğrudan sayısal verileri kullanır ve o sayısal veriler ışığında piyasa iyiyken alım fırsatı verdiğini düşündüğü bir şirkete piyasa kötüyken de alım yapar. Tam tersi, piyasa kötüyken satacağı bir şirketi piyasa iyiyken satar. Yani Warren Buffett, yatırımcı psikolojisinden tamamen kendisini arındırmıştır.

^