Hisse senedi, bir şirketin sermayesinin bir kısmını temsil eden ve yatırımcılara şirketin kârından pay alma hakkı sunan bir finansal enstrümandır. Şirketler genellikle halka arz olarak bilinen süreçle hisse senetlerini borsa üzerinde sunar; bu, şirketlerin sermaye artırımı için kullanılan bir yöntemdir. Hisse senedi piyasasında, yatırımcılar, aracı kurumlar ve şirketler gibi çeşitli oyuncular yer alır. Hisse senetlerinin alım satım işlemleri, borsa platformlarında gerçekleşir ve alım-satım emirleri ile belirlenen fiyatlar üzerinden işlemler yürütülür. Bu süreç, piyasa dinamiklerine göre sürekli olarak değişir ve yatırımcılara fırsatlar sunar.
Hisse senetleri şirketlerin ortaklık paylarıdır. Borsaya açık her şirket belli sayıda hisse senedine sahiptir ve bu sayı değişmektedir. 1 milyon, 5 milyon veya 50 milyon gibi rakamlar söz konusu olabilir. Örneğin, 5 milyon adet hissesi olan bir şirket düşünelim. Eğer biz bu şirketten bir adet hisse alırsak 1/5 milyon oranında o şirkete ortak oluruz. O şirket hissedarlarına kar payı dağıttığında o kar payından, yani nakit ödenen bedelden de, hak alma şansımız olur.
Şirketlerin hisse fiyatı değil, ama piyasa değeri önemlidir. Piyasa değeri ise hisse fiyatı ile hisse sayısının çarpılması ile bulunur.
Hissedarlar aslında piyasa değeri üzerinden şirkete ortak olmaktadırlar ve hissedarların elde ettiği kazanç iki tane temel dayanağa sahiptir. Bunlardan biri şirketin yıllar boyunca ödediği kar payı, diğeri ise şirketin büyümesidir, çünkü şirketler karlarını ya temettü olarak dağıtmakta, hissedarlara nakit kar payı vermekte ya da büyümekte kullanırlar.
Bir hissedarın bir şirkette karlı olarak çıkması, ödediği piyasa değeri ile takip eden yıllardaki karın oranı ve ilişkisi sonucunda ortaya çıkmaktadır.
Şirketlerin halka arz işlemi hakim hissedarların borsa aracılığıyla şirkete yeni hissedar kabul etmeleridir. Bu iki şekilde olabilir; hakim hissedarların hisse satması veya sermaye artışıdır.
Hakim hissedarların hisse satması için örnek vermek gerekirse, 100 tane hisse varsa 20'sini satar ve aldığı parayı istediği gibi şirket dışında kullanabilir.
Sermaye artışında ise eğer şirket paraya ihtiyaç duyuyorsa ve hakim hisseden de bu parayı koyacak bütçesi yoksa diğer yatırımcıları kabul ederek gelen parayı şirkete aktarır ve daha büyük bir şirkete sahip olur. Tabii bu yapılırken de toplamdaki payı azalır.
Halka arz ve borsada işlem görme şirketlerin bilinirliklerini arttırır, kredibilitelerini arttırır ve kurumsallık düzeylerine de katkıda bulunur.
Yatırımcılar tasarruflarını hisse senetleri piyasasına yönlendirir. Bunun için aracı kurumlardan hesap açarlar ve aracı kurumlar hem yatırımcılara danışmanlık hizmeti verir hem de yatırımcıların hisse senedi alım satım emirlerini Borsa İstanbul'a iletir. Borsa İstanbul ise farklı aracı kurumlardan aldığı al sat emirlerini eşleştirerek alım satım işlemlerini geliştirir.
Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) hissedarların hisselerinin tutulduğu kamusal bir kurumdur. Böylece bütün yatırımcıların hisseleri güven içinde saklanmış olur. Son kurum olarak Sermaye Piyasaları Kurumu (SPK) ise hem bu piyasadaki kuralları koyar hem de çeşitli oyuncuların bu kurallara uyup uymadığını denetler.
Yatırımcılar, aracı kurumlarına alım ya da satım emirlerini iletir. Bu alım satım emirleri Borsa İstanbul'da toplanır ve bir kişinin alım ya da satım yapabilmesi için karşı tarafta o hisseyi alacak ya da satacak başka bir kişinin olması gerekir.
Burada hem miktarsal uyum hem de fiyatsal uyum vardır. Bazı durumlarda bir alıcının talebini 10 satırcı karşılarken bazı durumlarda bir satıcının talebini birden fazla alıcı karşılıyor olabilir. Eğer biz hisseyi almak istediğimizde satıcı yoksa ya da satmak istediğimizde alıcı yoksa bu işlem gerçekleşmeyecektir.